Son söyleyeceğimizi baştan söyleyelim evelâ.
Anlamını, değerini, ederini bilmediğiniz şeylerin, gereğini yapamaz ve hakkını veremezsiniz.
Yazılı ya da sözlü her tür anlaşmanın önce orta yere, ilkelerini ve niteliklerini açık, anlaşılabilir, doğru, âdil ve ahlâki olarak koymak lâzım gelir.
Bu bir binanın (yapının) temeli gibidir çünkü.
İTTİFAKLAR DA BİR BİNA GİBİDİR.
İttifaklar, toplumsal yaşamın yadırganamaz gerekleri ve gerçekleridir.
Bu anlamda, her toplumsal olgu ve oluşum (sendika, parti, kooperatif vb) kendi içinde doğal birer ittifak örneğidir sanki.
Taraflar, yalnız başlarına hedeflerine ulaşamayacaklarını anladıklarında birlikteliğin sinerjisinden yararlanmak isterler ki, bu da aklın bir gereğidir.
O HÂLDE İTTİFAK NEDİR, NE DEĞİLDİR?
Bir konuda veya ortak hedefler doğrultusunda fikir, karar ve hareket birliği yapmaya, anlaşma ve uyuşmaya kavram olarak ittifak denir.
İttifaklar, bir 'ütme' oyunu değildir.
İttifaklar, maddi ve ticâri kazanım ortaklıkları veya birilerinin birilerini kullanma kurnazlık oyunu değildir.
Bu anlamda, ittifaklar saygın ve soylu, toplumsal boyutları olan önemli yolculuklardır.
Ancak, ittifaklar mal, makam, para paylaşma, itibar devşirme, birlik ve yolculuğuna dönüşürse, bunun adı, güçlülerin güçsüzleri sömürdüğü bir düzen olur.
İttifaklar, ya ayrı frekans temsilcileri arasında ya da, ortak dünya görüşü ve çıkarı olanlar arasında yapılan yazılı sözleşmelerdir.
Taraflar, süreç içerisinde müttefik veya ortak olarak anılır.
Bu bağlamda, taraflar imkân ve fırsatlarını, ortak konu, çıkar ve hedefler için güç ve hareket birliğine dönüştürürler.
İttifakların yol haritası, tarafların ıslak imzalı mutabakat metinlerinde çizilir.
İttifak bileşenlerinin gerçekte, niyet ve maksatlarını bir Allah, birde kendileri bilir.
Tarih, başarılı ve başarısız pek çok ittifak örneklerine tanıklık yapmış ve kayıt altına almıştır.
İttifaklar, ya başarı ile sonuçlanır, ortakların ideallerinin gerçekleşmesine katkı sunar ve mutlu eder, ya da başarısızlıkla sonuçlanır tarafları demoralize ve mutsuz eder.
Bu sonucu, ittifakın süreç yönetimi, tayin ve tespit eder.
Öyle görünüyor ki, Türkiye'nin yakın geleceğini
ittifaklar belirleyecek.
Bu nedenle ittifakları, yeni Türkiye'nin inşası ve ikâmesi için bir fırsata dönüştürmek mümkündür.
Bugün, Türk siyasetini bekleyen en önemli görev bu olsa gerektir.
Süreç yönetiminin, ana ve tek dinamiği ise samimiyettir.
Samimiyet testleri ittifakların sonucunu direkt belirler.
Esasen, Türkiye'nin çözülemeyecek bir tek sorunu yoktur, yeter ki samimi olunsun.