Kaliteli insanlar için asıl olan “söz dili” ile “hal dili”nin örtüşmesidir!.Tercih yapılacaksa, onlar için “hal dili”önceliklidir.
Bu insanlar,konuşmaktan/ söylemlerden çok, inandığı gibi yaşamayı yeğleyen “gönül ehli”dirler .
Her hasletiyle “GÖNÜL EHLİ “ olan bu insanlar çevresindekilere ısrarla;
“Dikenin bile ucuna çık,ama ‘EDEB’in dışına çıkma!..”,diye tembih ederler.
Bu insanlar,doğruya doğru/eğriye eğri derler,hem de hiç yüksünmeden.
Genellikle çevresinde fazla kuru kalabalıklar yoktur,yalnızdırlar.Çünkü
çizgileri dümdüzdür,hakka/ hukuka dikkat eden ve güvenilen insanlardır..
Aklının-iradesinin-vicdanının sesini dinleyip, bilgi/ birikim ve edinimlerinin gösterdiği yolu tercih ederek”KENDİSİ OLMA”yı yeğlerler !…
Rüzgarsız havada bile fır fır dönen “fırıldak”lardan hep ırak dururlar.
Yağcılıktan,yalakalıktan uzaktırlar.
Sözlerinin eridirler.Söylem ve eylem örtüşmesine oldukça dikkat ederler.
DÜM’ler aktiftir,güzellikler üretir . Düşünceleri tutarlıdır,oturmuş şahsiyet sahibidirler,kimsenin önünde süfli menfaatleri için eğilip bükülmezler elpençe divan durmazlar,diklenmeden dik durmayı yeğlerler !.. .
Sürekli okuyan/ araştıran; sorup/ sorgulayan,kendilerini yenileyip geliştirmekten vazgeçmeyen,çözüm odaklı insanlardır.
Peşin hükümlerin esiri olmazlar. “Yargılamaktan”da ,”Yadırgamaktan “ da, “Yaftalamaktan” ıraktırlar!..…
Mangal gibi ‘yürek’ sahibidirler.
Gönlünden geçirmediğini-aklının onaylamadığını, her ikisinin frekans örtüşmesi olmayan söylemleri,dillerine de söyletmezler !…
Özleri doğru olduklarından,sözleri de doğrudur.Sözlerini süzerek söylemeyi yeğlerler.
Karakter erozyonuna uğramamışlardır.Herkes bilir ki,böyle insanlar laf taşımaz/ dedikodu yapmaz/kişiye göre davranmazlar, garip gurebayı koruyup kollayan, halden anlayan,aranıp sorulan insandırlar …
Kayadan fışkıran su gibi şeffaf berraktırlar/ nettirler,net!…
Akıl/ irade ve vicdanlarını hiç kimseye ipotek etmez ve kimsenin kuklası/oyuncağı olmazlar!…
İnsanlarla olan dialoglarında şahsi menfaatlerini öncelikleyenlerden değildirler.EGO’ları şişik değildir.BEN değil,BİZ demeyi yeğlerler.
Kendileriyle özdeşleşmiş olan;
“Doğru olsam OK gibi uzağa atarlar beni,
Eğri olsam YAY gibi elde tutarlar beni,
Doğru da AÇ görmedim,eğri de TOK;
Eğri yay elde kalır,menzil alır doğru OK !…” söylemini çok sever ve kullanırlar.
“Gönül ehli”bu insanlar için denir ki;
“İyi ve dürüst insan belli olur;
sohbetinden/sözünden!…
Dürüstlük ve doğruluk ayna gibi görünür;cemalinden/ yüzünden!…”
Selam -saygı/sevgi ve muhabbetlerim eşliğinde SAĞLIK dileklerimi iletir; sizi ve sevdiklerinizi yüce RABB’ime emanet ederim.“ Düşünmez misiniz ? Akl etmez, Aklınızı kullanmaz mısınız?”ilahi emrini özümleyip, uygulayan saygıdeğer insanlara selam olsun.
