HAYATIMIZA YÖN VEREN DEĞERLER – KİMLERDİ BU GÜZEL İNSANLAR? YENİDEN MİLLİ MÜCADELECİLER... 40. BÖLÜM MÜCADELE ŞEHİDİ MUSA AKIN – 2

MÜCADELE ŞEHİDİ MUSA AKIN - 2
Saygıdeğer okuyucularım,
Geçen hafta başlatmış olduğumuz Yeniden Milli Mücadele Şehitlerinden Musa Akın’ı kendisiyle irtibatı olan şahısların ağzından anlatmaya devam edeceğiz.
Şehit Musa AKIN’ı yakından tanıyan Mücadele Kadrolarından Abdurrahman Siler hocamız, kendisi ile olan hatıralarını anlatırken narin ve duygusal yapısıyla göz yaşlarına hakim olamıyordu. Siler, yazı dizimizin bu bölümlerinde Yeniden Milli Mücadele Şehitlerini anlatacağımızı duyunca sevinç içinde “çok isabetli olmuş, Allah sizlerden razı olsun, sizleri tebrik ediyorum. Şehitlerimizin hatırlanması ne güzel bir kadir şinaslık”dedi.
Siler, Diyarbakır şehitlerimizden merhum Musa Akın, Ankara şehidi Merhum Zeki Yılmaz, Tunceli Şehidi Veysel Keleş, Tuzluçayır şehidi merhum Selami Başaran ile ilgili çalışmalar yapabileceğini, imkanı olursa bu çalışmalarını kitaplaştırmayı düşünebileceğini söyleyince biz de heyecanla, bu girişimini fevkalede önemli gördüğümüzü ifade ederek destek verdik. Hayra vesile olmanın, bu çalışmamızın bir ilham kaynağı olmasından dolayı da ayrıca mutluluğumuzu dile getirdik.
Abdurrahman Sirel hocamız, şehit Musa Akın’ın Elazığ’dan tanıdığını, aslen Diyarbakır Ergani Ziyaret Köyü’nden olduğunu belirterek;
“merhum Musa Akın, Hareketin Diyarbakır Sancağı Sorumlusuydu. Ben Musa Akın’ı imrenerek seyrederdim. Kendisini Hz. Hamza’ya benzetirdim. Onun kadar heybetli, korkusuz ve cesur... O derece de mütavazi, sıcak kanlı. İkili ilişkilerde olağanüstü dost canlısı...Merhum Musa AKIN’ın şehit edildiği haberini bir akrabamızın evinde almıştık. Gelen haberle adeta yıkıldım. Saatlerce ağladım. Benim bu durumumu gören akrabalarımız çok yadırgamışlardı. Akrabamız olmadığını biliyorlardı. Bilmiyorlardı ki; dava kardeşliği nedir? Benim, Musa Akın’a olan kardeşlik sevdamızın, bağlılığımızın derecesini...
Merhum’un köyünde düzenlenen mevlidine katılmış, bizzat mevlid okuyanlar arasındaydım. Merhum şehit Musa Akın ile 1978 yılında saygıdeğer liderimiz Aykut Edibali’nin Ankara’da düzenlenen o unutulmaz toplantısına aynı otobüste bulunarak katılmış idik. Yolda şehit Akın, diğer kardeşlerimize hitaben konuşmalar yapıyor, sloganlar attırıyor, ilahiler, marşlarla yolculuğumuz devam ediyordu. Ben ise sakin, büzülmüş bir şekilde hiç hareket etmeden duruyordum. Merhum Musa Akın benim bu durumumu gördü. “-sen niye bize katılmıyorsun, bir derdin mi var?” diye sorunca; “ – ağabey çok özür dilerim. Allah sizden razı olsun. Ben otobüs yolculuğuna dayanamıyorum. Rahatsızlığım var.”şeklinde birkaç hatırasını bizimle paylaştı. Abdurrahman hocamıza teşekkür ediyor çalışma ve gayretlerinde başarılar diliyoruz.
Şehit Musa Akın ile irtibatı olan diğer bir şahsiyet, dönemin İzmir Sancak Sorumlusu, Hareketin teşkilatlanmasında büyük emekleri geçmiş, birçok sosyal ve kültürel etkinliklerin organizesinde bulunmuş Celalettin Sargın ağabeyimize Şehit Musa AKIN’ı soruyoruz.
SARGIN; “Merhum Musa AKIN, Diyarbakır teşkilat sorumluluğu esnasında şehit edildi. AKIN, sadece teşkilat içinde değil, tüm Güneydoğu Anadolu’da cemaatler ve halk tarafından çok seviliyordu. Onun şehadeti bizler, teşkilat nezdinde ve bilhassa onu yakından tanıyanlar üzerinde büyük bir teessür uyandırdı. Şehit Akın, çok vakur, efendi, kendisine hayranlık uyandıran şahsiyeti, sahabe ahlakı ve cesaretinde bir kardeşimizdi. Allah-u Teala kendisinden razı olsun. Gani gani rahmet eylesin.” Dedi.
SARGIN şehit Musa Akın ile ilgili bir hatırasını  bizimle şöyle paylaştı.
“Sanırım 1977 yılıydı. Teşkilat bünyesinde birçok arkadaşımızın katılımıyla İstanbul-Şile’de bir kamp düzenlemiş idik. Kampta değişik etkinlikler yapılıyordu. Bir ara Şehit Musa AKIN kardeşimiz bizlerden ayrıldı. Şöyle yüksekçe bir yere gittiğini gördüm. Peşinden bende gittim.
AKIN, sırtını bizlere dönmüş, çömelmiş vaziyetteydi.Ağladığını gördüm. Gözlerinden yaşlar akıtıyordu.Merakla;
“-Hayırdır Musa kardeşim.”dedim.
Yerinden doğruldu. Gözyaşlarını silerek;
“-yok bir şey ağabey.” Dedi.
Bende meraklı bakışlarımla sorgulamış olmalıyım ki; Kendisinde nasıl bilgiler vardı bilemiyorum sadece;
“-ağabey bu davayı bitirecekler.” Diyerek ağlamaya devam etti.
Onun bu görüntüsünü hiç unutamıyorum. Diye hüzünlü bir şekilde sözlerini tamamladı.
Gelecek yazımızda şehit Musa Akın’ı kendisini Milli Mücadele Hareketine kazandıran kendisinden bir dönem önce hareketin Diyarbakır Sancak Sorumluluğunu yürüten, daha sonra devletin değişik kademelerinde çok önemli görevlerde bulunmuş, eski Milletvekili, Eğitimci, Bürokrat, Siyasetçi ve şair olan Ömer Vehbi Hatipoğlu’nun penceresinden birkaç hatırasını aktaracağız. Ayrıca, Şehit Musa AKIN’ı yakından tanıyan başka bir şahsiyet Hacı İbrahim YILDIZ’a da kulak vereceğiz. Kendilerine bu vesile ile bir kez daha teşekkürlerimizi arz ediyoruz.
Allah’a emanet olunuz saygıdeğer okuyucularımız.