Anasayfa
  • Yerel
  • Dini Sayfa
  • Resmi İlanlar
  • Yazarlar
  • Ara
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
  1. Köşe Yazarları
  2. HALİL ERDEM
  3. SALGININ DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
19 Mayıs 2022 - 11:40

SALGININ DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ

19 Mayıs 2022 - 11:40
Yorumlar
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
HALİL ERDEM
HALİL ERDEM
YÖREMİZ KÜLTÜRÜMÜZ


Burdur’umuzun bir zamanlar kırsaldaki yaşam değerini bu günle karşılaştırıp değerlendirmesini bu günlerde yaşadığımız salgınlarüzerinden yapmak istiyorum.
Bu nedenle bir zamanlar, yani 1940’larda yaşanan kolera salgınıyla ilgili bir minik öyküyle başlamak istiyorum. Bu gün Altınyayla olarak bilinen,o günlerde Dirmil olan yerde yaşanan minik bir öykü bu. O zaman Dirmilbüyücek bir köyhenüz. Evet, öykümüz şöyle:
Uzun zamandır köye inemeyen çoban bir köylüsüyle karşılaşmış.
-Ne var-yok köyde? Demiş.
-Valla ne olsun kolera diye bir şey çıktı, halkı kırıp geçiriyor.
-Koleraysa bir şey değil canım, onu ağalar halleder, demiş çoban.[1]
Evet, halkın ağalardan beylerden beklentisi her zaman büyük olmuştur. Biz de bu günlerde Covit19 salgınıyla mücadele içindeyiz ve bu durum bazı değerler dengesini değiştirdi gibi. Bazı şeyleri tekrar düşünmemize neden oldu sanki.
Nüfusumuzun çoğunun geçmişi, çocukluğunun geçtiği yer, kökeni genellikle kırsal yaşamdır. İnsanımızın çoğu az ve ya çok hala bağlarını koparmamışlardır kırsal ile. Onlar rüzgârı, karı boranı, yağmuru, kuşu kurdu iyi bilirler. Kent yaşamını da kırsal yaşamı da bilirler.
Bu günün, alışveriş kuyrukları, trafik kuyrukları dev kalabalıklar, gürültü, hava kirliliği stres vs. derken bunun üstüne bir de Covit19 geldi çattı. Bu yüzden kalabalıklardan kaçtık, evlerimize kapandık, fakat önümüzde duran duvarlar bizi hayallerimizle de olsa geldiğimiz kırlara, geçmişimize götürdü,yani bir zamanlara bir özlem oluşturdu.
İnsanlar bu salgın döneminde hiçbir şeye dokunamamanın sıkıntısını, maskenin altında kendi nefesiyle giderek zehirlenirken, kırsal yaşamın birçok nimeti hayallerimizi süsler hale geldi. Bu özlem ormanla iç içe girmiş, geniş, az insanlı yeşil bir doğa, hayvanıyla, kuşuyla, börtü böceğiyle el değmemiş bir mekân hayal ettik hep. Daha az insan temasının olacağı, maskesiz dolaşabileceğimiz temiz ortamları hayal ettik. Özledik. Evet, sınırlı kalsa da özlediğimiz şey aslında rahat bir nefes alabilmek, hayatta kalabilmekti.
Kapalı kaldığımızda öne çıkan diğer unsur gıdaydı. Bu nedenle geldiğimiz kırsalda insanın bu yönüyle de kendi kendine yetebilme becerisi olduğunu bilinen bir durumdur. Eker, diker temel gıda gereksimini karşılar. Bahçesinde meyvesi olur; tavuğu olur, ne bileyim belki keçisi koyunu olur. Elini attığında birçok temel gıdaya erişebilir.Kendi ürettikleriyle aylarca kasabaya, pazara çarşıya inmeden yaşayabilirler. Bu bağımsızlıktır, bu Kırsalda yaşayan insana doğanın verdiği bir özgürlüktür.
Orda zaman yavaşlamış gibidir. Her şeyin temelinde emek ve sabır vardır çünkü. Ne ekersen onu biçersin. Daha fazlasının olmayacağını tecrübesiyle insanımız öğrenmiştir. Peki kent öyle mi? Kentte her şey hızlıdır. Bir koşuşturmaca vardır. Fas food bir yaşam,fastfood bir anlayış vardır; yaşamın çoğu bu anlayışın döngüsü içindedir. Ayaküstü beslenirsin, ayaküstü içer geçersin. Ayaküstü ayaküstü her şey ayaküstü. Bu yüzden fasfood anlayışla her şeye çok kısa yoldan, daha az zamanda daha az emekle elde etme anlayışı hakim olmuştur yavaş yavaş; bu da üretim sürecindeki gerçeklikle çelişir ve karmaşaya, çatışmalara ve bunun sonucunda bir dizi daha başka sorunlara neden olur.
Salgın sürecinde azımsanmayacak bir nüfus geldiği yere kırsaldaki köyüne, doğduğu evine döndü. Olmayanlar kırsaldan ev elek aldı. Yani kırsal yaşamdaki bağımsızlık anlayışı, özgürlüğüne düşkünlük birçoğumuzda depreşti ve bu nedenle döndük.
Tam buraya denk düşeceğini düşündüğüm Covit-19 ile ilgili kendi yazdığım bir şiirin bir bölümünüpaylaşmak istiyorum.
DÜNYA SARILMA GÜNÜ
Seneidevriyesi oldu ilk ölümlerin
dokunamadan, bir su veremeden
son yolculuklarında bile yanlarında olamadıklarımızın.

Berberime, paçacı şemsi’ye
hınca hınç meydanlara
işe giden sabahlara varamadık
halaher şey şüpheli bir maske altında.

Aklı bir gelip bir giden yaşlı annem
anlamıyor neden kendine hala sarılmadığımı, öpüp koklamadığımı
mini minnacık elleriyle soğuk camlara uzanan bebeğim
sabahına uyandığım çiğ tanesi anlamıyor.

Nasıl davranacağımızı bilemedik
suya, havaya, ormana.
Yaralarını onarmaya ağaçlar bile birbirine sarıldı da
biz sarılamadık sevdiklerimize.

TRT Antalya Radyosu konuşma metnim
 

 
[1] Bu öykü Necati Hascağan’dan alınmıştır.

Bu yazı 182 defa okunmuştur.
  • YORUMLAR
adlı kullanıcıya cevap x
Cahit GÖÇER
1 ay önce

Eline,emeğine sağlık.Her yazınızı okuduğumda,Dirmilimizi yaşıyorum.Mutlu oluyorum.

Cevapla
Beğen (0)
Beğenme (0)

Yazarın Diğer Yazıları

  • BİR TAHTACI HİKÂYESİ - 12 Haziran 2022
  • GELENEKSEL ORTAOYUNU (MAŞALA) VE TOPLUMSAL İŞLEVİ        - 28 Mayıs 2022
  • ESKİ RAMAZANLAR ESKİ BAYRAMLAR - 01 Mayıs 2022
  • DİRMİL'DE ÇANCILIK VE MÜZİK - 18 Nisan 2022
  • İbecik Mekikli Dokuması - 09 Nisan 2022
  • ÖMÜRCÜLER - 25 Mart 2022
  • HALK HEKİMLİĞİNDE ŞİFACI BİR KÖY - 18 Mart 2022
  • SON DESTANCI MUHARREM TURGUT - 08 Mart 2022
  • BİR ZAMANLAR ISINMA - 28 Ocak 2022
    Köşe Yazarları
    BÜLENT OKUNAKOL
    BÜLENT OKUNAKOL
    ÖYLE TARİHİ BİR FIRSAT KAÇIRDIK Kİ! (1)
    ABDÜLKADİR TÜRK
    ABDÜLKADİR TÜRK
    YANGINLARIN  HATIRLATTIĞI  BİR PARADOKS
    BESTAMİ YAZGAN
    BESTAMİ YAZGAN
    KADER BİZİ ÇAĞIRIYOR
    MUSTAFA DEMİR
    MUSTAFA DEMİR
    Peygamber Efendimizin Sünnetini Anlamak
    İBRAHİM KUMAŞ
    İBRAHİM KUMAŞ
    "Terzimi severim"
    HALİL ERDEM
    HALİL ERDEM
    BİR TAHTACI HİKÂYESİ
    KAAN DİNÇ
    KAAN DİNÇ
    ZEYBEK TARİHİ - 2
    İLKNUR YILDIZ
    İLKNUR YILDIZ
    GELECEK ERTELEMELER ÜZERİNE KURULMAMALI
    MUSTAFA YOLCU
    MUSTAFA YOLCU
    İSKİLİP'TE PAZAR (ÇARŞAMBA) GÜNÜ
    EDİP AHMET CEYLAN
    EDİP AHMET CEYLAN
    İNCİTME ENGELLİYİ
    FEHMİ ARIKTEKİN
    FEHMİ ARIKTEKİN
    Müslümanlık gitmiş galiba bizden
    ABDURRAHMAN ZEYNEL
    ABDURRAHMAN ZEYNEL
    O İMANI KAYBETTİK....!
    OSMAN AKKOÇ
    OSMAN AKKOÇ
    1530 YILINDA GÖLHİSAR
    Çok Okunan Haberler
    KÜÇÜK YILMAZ GÖLHİSAR’I YASA BOĞDU
    KÜÇÜK YILMAZ GÖLHİSAR’I YASA BOĞDU
    YEŞİLDERE KÖYÜN'DEKİ BİLANÇO GÜNÜN İLK IŞIKLARIYLA GÖZLER ÖNÜNE SERİLDİ
    YEŞİLDERE KÖYÜN'DEKİ BİLANÇO GÜNÜN İLK IŞIKLARIYLA GÖZLER...
    GÖLHİSAR EĞİTİM CAMİASININ SEMBOLLERİNDEN ÖMER ERDOĞAN'IN ACI KAYBI
    GÖLHİSAR EĞİTİM CAMİASININ SEMBOLLERİNDEN ÖMER ERDOĞAN'IN ACI...
    Ana Sayfa
    Yerel
    Dini Sayfa
    Resmi İlanlar
    Yazarlar
    Foto Galeri
    Video Galeri
    Köşe Yazarları
    Günün Haberleri
    Arşiv
    Hava Durumu
    Gazete Manşetleri
    Nöbetci Eczaneler
    Namaz Vakitleri
    • Dini Sayfa
    • Yazarlar
    • Foto Galeri
    • Video Galeri
    • Köşe Yazarları
    • Günün Haberleri
    • Arşiv
    • Hava Durumu
    • Gazete Manşetleri
    • Nöbetci Eczaneler
    • Namaz Vakitleri

    • Rss
    • Künye
    • İletişim
    • Çerez Politikası
    • Gizlilik İlkeleri

    Sitemizde bulunan yazı , video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır.
    İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.

    Yazılım: Tumeva Bilişim